"Eşler evde sorumluluğu paylaşmalı"
Koronavirüs salgını nedeni ile bir çok şirket evden çalışma yöntemine geçti. Sokağa çıkma yasağı ile birlikte evde kalınan sürenin uzaması ev işlerinin artmasına neden oldu. Kadın çalışanlar, ev işlerinin de artması ile fazladan bir yükün altına girmiş oldular. Diğer aile bireylerinden destek te görmezlerse kaygı ve stresleri daha da artıyor.
21 Nisan 2020 - 02:23
Evin tüm sorumluluğunun kadınlarda olmadığını hatırlatan uzmanlar, tüm işlerde sorumluluğun paylaşılmasını öneriyor. Psikolog Selvinaz Çınar Parlak, evden çalışma düzeni ile birlikte büyük sorumluluk yüklenen kadın çalışanların yaşayabilecekleri psikolojik sorunlara dikkat çekerek bazı önerilerde bulundu.
Ev işlerinin daha çok kadınların sorumluluğunda olduğu algısına vurgu yapan Parlak, “Çalışan kadınların en önemli sorunları ev işlerine yönelik oluyor. Erkek için ev dinlenme yeri iken, kadın iş hayatının yanında ev işleri ve çocuk bakımı gibi ek sorumluluklar üstlenmek zorunda kalıyor. Evde geçirilen sürenin artmasıyla birlikte ev işlerine ayrılan süre de artmış oldu. Bir kişinin yüklenebileceğinden fazla sorumluluk alması, taşıyamayacağı ve sürdüremeyeceği görevlere yetişmeye çalışması öncelikle tükenmişlik duygusuna yol açar.” dedi.
Selvinaz Çınar Parlak, çalışan kadınlar sınırlarını bilmeli ve sorumlulukları eşleri ile paylaşmalı diyerek şunları söyledi:
“İşe ve eve ayrılan süre tıpkı ev dışında çalışma hayatında olduğu gibi birbirinden ayrılmalı, mesai saatleri bitine kadar sadece iş odaklı kalınmalıdır. İş mesaisi bitiminde ise aile üyeleri ev işlerini adil paylaşmalıdır. Ailede çocuklar da dahil herkes görev paylaşımında bulunmalı. Aksi takdirde kadınlar fazla sorumluluğun getirdiği zihinsel ve fiziksel yükü taşıyamayacaklardır. Bu fazla yükler, tükenmişlikle birlikte depresyon ve anksiyete bozuklukları gibi diğer psikolojik sorunlara da yol açabilir.”
Erkeklerin sadece eşlerine yardımcı olmalarının yeterli olmadığını vurgulayan Parlak, “Çalışan kadınlar için ev işlerinin planlanması da zihinsel yük oluşturuyor. Bu nedenle erkekler de ev işlerinden sorumlu hissetmeli, ihtiyaçlar doğrultusunda gerekenleri planlamalı. Ev işleri, çocuk bakımı, yemek yapımı gibi görevleri planlamak da yoğun bir zihinsel uğraş gerektirmektedir, bu zihinsel yük de paylaşılmalıdır. Asıl yorucu olan kadının zihinsel olarak çok fazla şeyle ilgilenmek zorunda kalmasıdır. Bu nedenle kadın kendine ait olmayan görevlerle ilgilenmemeli ve müdahil olmamalıdır. Erkek iyi yapamasa bile mutlaka öğrenecektir, değişim zamanla olacaktır” dedi.
Ev işlerinin daha çok kadınların sorumluluğunda olduğu algısına vurgu yapan Parlak, “Çalışan kadınların en önemli sorunları ev işlerine yönelik oluyor. Erkek için ev dinlenme yeri iken, kadın iş hayatının yanında ev işleri ve çocuk bakımı gibi ek sorumluluklar üstlenmek zorunda kalıyor. Evde geçirilen sürenin artmasıyla birlikte ev işlerine ayrılan süre de artmış oldu. Bir kişinin yüklenebileceğinden fazla sorumluluk alması, taşıyamayacağı ve sürdüremeyeceği görevlere yetişmeye çalışması öncelikle tükenmişlik duygusuna yol açar.” dedi.
Selvinaz Çınar Parlak, çalışan kadınlar sınırlarını bilmeli ve sorumlulukları eşleri ile paylaşmalı diyerek şunları söyledi:
“İşe ve eve ayrılan süre tıpkı ev dışında çalışma hayatında olduğu gibi birbirinden ayrılmalı, mesai saatleri bitine kadar sadece iş odaklı kalınmalıdır. İş mesaisi bitiminde ise aile üyeleri ev işlerini adil paylaşmalıdır. Ailede çocuklar da dahil herkes görev paylaşımında bulunmalı. Aksi takdirde kadınlar fazla sorumluluğun getirdiği zihinsel ve fiziksel yükü taşıyamayacaklardır. Bu fazla yükler, tükenmişlikle birlikte depresyon ve anksiyete bozuklukları gibi diğer psikolojik sorunlara da yol açabilir.”
Erkeklerin sadece eşlerine yardımcı olmalarının yeterli olmadığını vurgulayan Parlak, “Çalışan kadınlar için ev işlerinin planlanması da zihinsel yük oluşturuyor. Bu nedenle erkekler de ev işlerinden sorumlu hissetmeli, ihtiyaçlar doğrultusunda gerekenleri planlamalı. Ev işleri, çocuk bakımı, yemek yapımı gibi görevleri planlamak da yoğun bir zihinsel uğraş gerektirmektedir, bu zihinsel yük de paylaşılmalıdır. Asıl yorucu olan kadının zihinsel olarak çok fazla şeyle ilgilenmek zorunda kalmasıdır. Bu nedenle kadın kendine ait olmayan görevlerle ilgilenmemeli ve müdahil olmamalıdır. Erkek iyi yapamasa bile mutlaka öğrenecektir, değişim zamanla olacaktır” dedi.
FACEBOOK YORUMLAR