MÖTBE'de "Ezoterik Darbe Girişiminin F-Hali" konferansı
Ege Üniversitesinde “15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü” etkinlikleri kapsamında Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezinde “Ezoterik Darbe Girişiminin F-Hali” konferansı düzenlendi. Konferansa Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Ersan, Prof. Dr. Hakan Atılgan, EÜ Senato Üyeleri, akademisyenler ve idari çalışanlar katıldı. Konferansı veren EÜ Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit, FETÖ terör örgütünün oluşumu ve örgütün işleyişi, darbe girişimi ve darbe süreci hakkında bilgiler verdi.
15 Temmuz 2021 - 10:10
Konferansta konuşan Prof. Dr. Macit, “15 Temmuz 2016 akşamı gerçekleştirilen kanlı darbe girişimi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, milli iradeye, ülkemizin birliğine ve bütünlüğüne karşı sahnelenen büyük bir oyundur.15 Temmuz 2016 akşamı 8 binden fazla askeri personel, 35 savaş uçağı, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın silah kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Milli İstihbarat Teşkilatı, Ankara Emniyet Müdürlüğü, Emniyet Müdürlüğü Özel Harekât Merkezi, İstanbul Boğaziçi Köprüsü gibi devletin yönetim ve beyni mesabesinde olan kurumlara saldırmış ve tahrip etmiştir. Devletin stratejik kurumlarına saldırı, Türk Milleti’ne saldırıdır. Bu saldırı, adı anılmayan güçlere Türk Milleti’ni kurban etme saldırısıdır” dedi.
Bir örgütün terör örgütü kapsamına alınmasının uluslararası ölçütleri bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Macit, “Cebir ve şiddet kullanmak, masum insanları öldürmek, seçimle gelen meşru bir yönetimi silah yoluyla düşürmek, devlet kurumlarını işgal etmek. Bu ölçütler bağlamında FETÖ bir terör örgütüdür” dedi. Prof. Dr. Macit, “Ezoterik darbe girişiminin F. Hali başlığı örgütün yapısı, dili, anlatıları ve geliştirdiği harekât planı, simgesel stratejisinin bir parçası olan dile getirilemez ittifakla bağlantılı bir konudur. Ezoterik bir darbe girişimi sır sistemine dayalı bir yapının darbe girişimi karşılığında kullanılmaktadır” diye konuştu.
“Türkiye açısından ciddi bir meseledir”
FETÖ’nün Türkiye açısından ciddi bir mesele olduğuna değinen Prof. Dr. Macit, “Örgütün lideri ABD’de yaşamaktadır. Bunun özel bir anlamı var. Şu anda bu örgütün dünya çapında faaliyetlerinin merkezi durumundadır. Dolaysıyla bu mesele Türkiye açısından ciddi bir meseledir. İçyapı bu mevzuda bütünlüğünü korumalı ve sağlam güvenlik ağı oluşturmalıdır. Güvenlik güçlerinden mürit olmaz. Müntesiplerden ve müritlerden oluşan bir emniyet ve ordu, sadakat duyduğu kişilerden emir alırsa güvenlik ve devlet diye bir şey kalmaz. Etik ve entelektüel laikliğin, kamusal adaletin ve liyakatin işlemesi, bu esaslara dayalı bir din politikası geliştirilmelidir” dedi.
Prof. Dr. Macit, “FETÖ bir cemaat olarak kendini konumlandırdığı ideoloji; Ilımlı ayarlı İslam anlayışıdır. Diğer bir deyişle Batı dünyası bu hareketi Ilımlı İslam yorumunun Türkiye ayağı olarak görür. Ilımlı İslam etiketi hedef ülkeyi işgal ederek değil, beşeri varoluşun tüm tutunma unsurlarını ele geçirme, olmazsa güç kullanma politikasını amaçlar. Ilımlı İslâm söylemi oryantalist bakışın ve uluslararası siyasetin ürünüdür. Ilımlı İslam projesinin amacı: Rafine emperyalizme dönüşmüş olan küresel imparatorluğun; stratejik çıkarlarına ve jeo-politik hükümranlığına hizmet etmek diğer bir deyişle küresel iktidarın dilini, tatbikatını, siyasî-stratejik hedeflerini meşrulaştırmaktır. Böyle olduğu halde siyasilerimiz, bürokratlarımız, aydınlarımız, din alanında ihtisas yapan akademisyenlerimiz, diyanet teşkilatımız, yazarlarımız istisnalar hariç ağırlıklı olarak üretilen bu algının etkisi altında kalmışlardır. Örgütün ve dış dünyanın adlandırma biçimi görünen tabloyu ifade etmektedir. Esasen bu örgüt mesihçi bir harekettir. Ezoterik darbe girişimi ‘Müslüman-İsevi/ İsevi-Müslüman’ ittifakının planlayıp uyguladığı bir hadisedir” diye konuştu.
Konferans sonunda Rektör Budak, katkılarından dolayı Prof. Dr. Nadim Macit’e çiçek takdim etti.
Konferansta konuşan Prof. Dr. Macit, “15 Temmuz 2016 akşamı gerçekleştirilen kanlı darbe girişimi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, milli iradeye, ülkemizin birliğine ve bütünlüğüne karşı sahnelenen büyük bir oyundur.15 Temmuz 2016 akşamı 8 binden fazla askeri personel, 35 savaş uçağı, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın silah kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Milli İstihbarat Teşkilatı, Ankara Emniyet Müdürlüğü, Emniyet Müdürlüğü Özel Harekât Merkezi, İstanbul Boğaziçi Köprüsü gibi devletin yönetim ve beyni mesabesinde olan kurumlara saldırmış ve tahrip etmiştir. Devletin stratejik kurumlarına saldırı, Türk Milleti’ne saldırıdır. Bu saldırı, adı anılmayan güçlere Türk Milleti’ni kurban etme saldırısıdır” dedi.
Bir örgütün terör örgütü kapsamına alınmasının uluslararası ölçütleri bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Macit, “Cebir ve şiddet kullanmak, masum insanları öldürmek, seçimle gelen meşru bir yönetimi silah yoluyla düşürmek, devlet kurumlarını işgal etmek. Bu ölçütler bağlamında FETÖ bir terör örgütüdür” dedi. Prof. Dr. Macit, “Ezoterik darbe girişiminin F. Hali başlığı örgütün yapısı, dili, anlatıları ve geliştirdiği harekât planı, simgesel stratejisinin bir parçası olan dile getirilemez ittifakla bağlantılı bir konudur. Ezoterik bir darbe girişimi sır sistemine dayalı bir yapının darbe girişimi karşılığında kullanılmaktadır” diye konuştu.
“Türkiye açısından ciddi bir meseledir”
FETÖ’nün Türkiye açısından ciddi bir mesele olduğuna değinen Prof. Dr. Macit, “Örgütün lideri ABD’de yaşamaktadır. Bunun özel bir anlamı var. Şu anda bu örgütün dünya çapında faaliyetlerinin merkezi durumundadır. Dolaysıyla bu mesele Türkiye açısından ciddi bir meseledir. İçyapı bu mevzuda bütünlüğünü korumalı ve sağlam güvenlik ağı oluşturmalıdır. Güvenlik güçlerinden mürit olmaz. Müntesiplerden ve müritlerden oluşan bir emniyet ve ordu, sadakat duyduğu kişilerden emir alırsa güvenlik ve devlet diye bir şey kalmaz. Etik ve entelektüel laikliğin, kamusal adaletin ve liyakatin işlemesi, bu esaslara dayalı bir din politikası geliştirilmelidir” dedi.
Prof. Dr. Macit, “FETÖ bir cemaat olarak kendini konumlandırdığı ideoloji; Ilımlı ayarlı İslam anlayışıdır. Diğer bir deyişle Batı dünyası bu hareketi Ilımlı İslam yorumunun Türkiye ayağı olarak görür. Ilımlı İslam etiketi hedef ülkeyi işgal ederek değil, beşeri varoluşun tüm tutunma unsurlarını ele geçirme, olmazsa güç kullanma politikasını amaçlar. Ilımlı İslâm söylemi oryantalist bakışın ve uluslararası siyasetin ürünüdür. Ilımlı İslam projesinin amacı: Rafine emperyalizme dönüşmüş olan küresel imparatorluğun; stratejik çıkarlarına ve jeo-politik hükümranlığına hizmet etmek diğer bir deyişle küresel iktidarın dilini, tatbikatını, siyasî-stratejik hedeflerini meşrulaştırmaktır. Böyle olduğu halde siyasilerimiz, bürokratlarımız, aydınlarımız, din alanında ihtisas yapan akademisyenlerimiz, diyanet teşkilatımız, yazarlarımız istisnalar hariç ağırlıklı olarak üretilen bu algının etkisi altında kalmışlardır. Örgütün ve dış dünyanın adlandırma biçimi görünen tabloyu ifade etmektedir. Esasen bu örgüt mesihçi bir harekettir. Ezoterik darbe girişimi ‘Müslüman-İsevi/ İsevi-Müslüman’ ittifakının planlayıp uyguladığı bir hadisedir” diye konuştu.
Konferans sonunda Rektör Budak, katkılarından dolayı Prof. Dr. Nadim Macit’e çiçek takdim etti.
Bir örgütün terör örgütü kapsamına alınmasının uluslararası ölçütleri bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Macit, “Cebir ve şiddet kullanmak, masum insanları öldürmek, seçimle gelen meşru bir yönetimi silah yoluyla düşürmek, devlet kurumlarını işgal etmek. Bu ölçütler bağlamında FETÖ bir terör örgütüdür” dedi. Prof. Dr. Macit, “Ezoterik darbe girişiminin F. Hali başlığı örgütün yapısı, dili, anlatıları ve geliştirdiği harekât planı, simgesel stratejisinin bir parçası olan dile getirilemez ittifakla bağlantılı bir konudur. Ezoterik bir darbe girişimi sır sistemine dayalı bir yapının darbe girişimi karşılığında kullanılmaktadır” diye konuştu.
“Türkiye açısından ciddi bir meseledir”
FETÖ’nün Türkiye açısından ciddi bir mesele olduğuna değinen Prof. Dr. Macit, “Örgütün lideri ABD’de yaşamaktadır. Bunun özel bir anlamı var. Şu anda bu örgütün dünya çapında faaliyetlerinin merkezi durumundadır. Dolaysıyla bu mesele Türkiye açısından ciddi bir meseledir. İçyapı bu mevzuda bütünlüğünü korumalı ve sağlam güvenlik ağı oluşturmalıdır. Güvenlik güçlerinden mürit olmaz. Müntesiplerden ve müritlerden oluşan bir emniyet ve ordu, sadakat duyduğu kişilerden emir alırsa güvenlik ve devlet diye bir şey kalmaz. Etik ve entelektüel laikliğin, kamusal adaletin ve liyakatin işlemesi, bu esaslara dayalı bir din politikası geliştirilmelidir” dedi.
Prof. Dr. Macit, “FETÖ bir cemaat olarak kendini konumlandırdığı ideoloji; Ilımlı ayarlı İslam anlayışıdır. Diğer bir deyişle Batı dünyası bu hareketi Ilımlı İslam yorumunun Türkiye ayağı olarak görür. Ilımlı İslam etiketi hedef ülkeyi işgal ederek değil, beşeri varoluşun tüm tutunma unsurlarını ele geçirme, olmazsa güç kullanma politikasını amaçlar. Ilımlı İslâm söylemi oryantalist bakışın ve uluslararası siyasetin ürünüdür. Ilımlı İslam projesinin amacı: Rafine emperyalizme dönüşmüş olan küresel imparatorluğun; stratejik çıkarlarına ve jeo-politik hükümranlığına hizmet etmek diğer bir deyişle küresel iktidarın dilini, tatbikatını, siyasî-stratejik hedeflerini meşrulaştırmaktır. Böyle olduğu halde siyasilerimiz, bürokratlarımız, aydınlarımız, din alanında ihtisas yapan akademisyenlerimiz, diyanet teşkilatımız, yazarlarımız istisnalar hariç ağırlıklı olarak üretilen bu algının etkisi altında kalmışlardır. Örgütün ve dış dünyanın adlandırma biçimi görünen tabloyu ifade etmektedir. Esasen bu örgüt mesihçi bir harekettir. Ezoterik darbe girişimi ‘Müslüman-İsevi/ İsevi-Müslüman’ ittifakının planlayıp uyguladığı bir hadisedir” diye konuştu.
Konferans sonunda Rektör Budak, katkılarından dolayı Prof. Dr. Nadim Macit’e çiçek takdim etti.
Konferansta konuşan Prof. Dr. Macit, “15 Temmuz 2016 akşamı gerçekleştirilen kanlı darbe girişimi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne, milli iradeye, ülkemizin birliğine ve bütünlüğüne karşı sahnelenen büyük bir oyundur.15 Temmuz 2016 akşamı 8 binden fazla askeri personel, 35 savaş uçağı, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın silah kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Milli İstihbarat Teşkilatı, Ankara Emniyet Müdürlüğü, Emniyet Müdürlüğü Özel Harekât Merkezi, İstanbul Boğaziçi Köprüsü gibi devletin yönetim ve beyni mesabesinde olan kurumlara saldırmış ve tahrip etmiştir. Devletin stratejik kurumlarına saldırı, Türk Milleti’ne saldırıdır. Bu saldırı, adı anılmayan güçlere Türk Milleti’ni kurban etme saldırısıdır” dedi.
Bir örgütün terör örgütü kapsamına alınmasının uluslararası ölçütleri bulunduğunu ifade eden Prof. Dr. Macit, “Cebir ve şiddet kullanmak, masum insanları öldürmek, seçimle gelen meşru bir yönetimi silah yoluyla düşürmek, devlet kurumlarını işgal etmek. Bu ölçütler bağlamında FETÖ bir terör örgütüdür” dedi. Prof. Dr. Macit, “Ezoterik darbe girişiminin F. Hali başlığı örgütün yapısı, dili, anlatıları ve geliştirdiği harekât planı, simgesel stratejisinin bir parçası olan dile getirilemez ittifakla bağlantılı bir konudur. Ezoterik bir darbe girişimi sır sistemine dayalı bir yapının darbe girişimi karşılığında kullanılmaktadır” diye konuştu.
“Türkiye açısından ciddi bir meseledir”
FETÖ’nün Türkiye açısından ciddi bir mesele olduğuna değinen Prof. Dr. Macit, “Örgütün lideri ABD’de yaşamaktadır. Bunun özel bir anlamı var. Şu anda bu örgütün dünya çapında faaliyetlerinin merkezi durumundadır. Dolaysıyla bu mesele Türkiye açısından ciddi bir meseledir. İçyapı bu mevzuda bütünlüğünü korumalı ve sağlam güvenlik ağı oluşturmalıdır. Güvenlik güçlerinden mürit olmaz. Müntesiplerden ve müritlerden oluşan bir emniyet ve ordu, sadakat duyduğu kişilerden emir alırsa güvenlik ve devlet diye bir şey kalmaz. Etik ve entelektüel laikliğin, kamusal adaletin ve liyakatin işlemesi, bu esaslara dayalı bir din politikası geliştirilmelidir” dedi.
Prof. Dr. Macit, “FETÖ bir cemaat olarak kendini konumlandırdığı ideoloji; Ilımlı ayarlı İslam anlayışıdır. Diğer bir deyişle Batı dünyası bu hareketi Ilımlı İslam yorumunun Türkiye ayağı olarak görür. Ilımlı İslam etiketi hedef ülkeyi işgal ederek değil, beşeri varoluşun tüm tutunma unsurlarını ele geçirme, olmazsa güç kullanma politikasını amaçlar. Ilımlı İslâm söylemi oryantalist bakışın ve uluslararası siyasetin ürünüdür. Ilımlı İslam projesinin amacı: Rafine emperyalizme dönüşmüş olan küresel imparatorluğun; stratejik çıkarlarına ve jeo-politik hükümranlığına hizmet etmek diğer bir deyişle küresel iktidarın dilini, tatbikatını, siyasî-stratejik hedeflerini meşrulaştırmaktır. Böyle olduğu halde siyasilerimiz, bürokratlarımız, aydınlarımız, din alanında ihtisas yapan akademisyenlerimiz, diyanet teşkilatımız, yazarlarımız istisnalar hariç ağırlıklı olarak üretilen bu algının etkisi altında kalmışlardır. Örgütün ve dış dünyanın adlandırma biçimi görünen tabloyu ifade etmektedir. Esasen bu örgüt mesihçi bir harekettir. Ezoterik darbe girişimi ‘Müslüman-İsevi/ İsevi-Müslüman’ ittifakının planlayıp uyguladığı bir hadisedir” diye konuştu.
Konferans sonunda Rektör Budak, katkılarından dolayı Prof. Dr. Nadim Macit’e çiçek takdim etti.
FACEBOOK YORUMLAR