"Virüs tehlikesi çocuklara doğru anlatılmalı"

Koronavirüs salgını nedeni ile hepimiz kaygı ve endişe içerisindeyiz. Evde kalmak zorunda olduğumuz için zamanımız evde geçiriyoruz. Bizim korku ve endişelerimizi hisseden çocuklara virüs tehlikesini uygun bir şekilde anlatmamız gerekiyor.

"Virüs tehlikesi çocuklara doğru anlatılmalı"
26 Nisan 2020 - 17:34
 Çocuklar bizden onları rahatlatacak, güvende olduklarını hissettirecek söz ve davranışlar bekliyor. Ailelerin virüsle ilgili bilgi verirken çok dikkatli olmalarını öneren Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Doç. Dr. Oğuzhan Zahmacıoğlu, ne hiçbir şey yokmuş gibi ne de panik halinde ve telaşlı davranmamamız gerektiğini söyledi. Ailelerin çocuklarını düşünmelerinin onlar için endişelenmelerinin normal olduğunu kaydeden Zahmacıoğlu, bazı ailelerin korku ve kaygılarını çocuklarından gizlediğini ifade etti.
Ailelerin panik ve korku halinde olmamalarını belirten Zahmacıoğlu, virüs tehlikesini çocuğun yaşını göz önünde bulundurarak anlatmak gerektiğini ifade ederek, “5 yaş altı ve 5 yaş üstü çocuklar arasında algı kapasitesi arasında büyük bir fark bulunuyor. Bunun temel nedeni de soyutlama becerisinin 5 yaş civarında oluşmaya başlamasıdır” dedi.
Çocuklara virüs tehlikesinin nasıl anlatılması gerektiğini tarif eden Zahmacıoğlu, “Çocuklar, şekil çizerek, virüsü şematize ederek insanlara nasıl bulaştığı konusunda bilgilendirilmeli. Bu şekilde yaklaşıldığında çocuklar kendilerini büyük ve önemsenmiş hissediyor. Ergen çocuklara ise her şey doğrudan anlatılabilir. Bu salgının ölümcül, tehlikeli olduğu rahatlıkla söylenebilir.” Dedi.
Çocuklara virüs tehlikesi anlatılırken aşırı tepki vermemizi öneren Zahmacıoğlu, “Çocuklarımızla bu zorlu günlerde nasıl iletişim kurduğumuz, onlarla nasıl ilgilendiğimiz ilerde hatırlayacakları yarı tatlı yarı acı anılar olacak. Virüsün neden tehlikeli olduğu, neden evde oturduğumuz, dışarı çıkmanın tehlikelerinin neler olduğu çocuklara aktarılmalı. Dikkatli olmalarını öğretirken, telaşlanmamalı ve aşırı tepki vermemeye çalışılmalı. Aksi taktirde onlar da telaşa kapılabilir. Tam tersi hiçbir şey yokmuş gibi sözüm ona çocuğu kaygılandırmayalım diye tehdidi görmezden gelirsek, sırf onların neşesi bozulmasın diye bir şey yokmuş gibi davranırsak, bu da uygun değildir, işin özü aradaki dengeyi iyi tutturmaktır.” diye konuştu.
Gerekli açıklamalar yapıldıktan sonra çocukta olumsuz işaretler varsa uzman desteği alınması gerektiğini belirten Zamahçıoğlu, “Tüm bu açıklamalara rağmen çocukta sürekli  bir huzursuzluk hali, hırçınlık, uykusuzluk, iştahsızlık, gece kâbusları varsa profesyonel destek almak bir psikolog veya psikiyatriste başvurmak gerekiyor.” Dedi.
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum